Osho Sözleri.

0
1853

”Gerçek soru ölümden sonra hayat olup olmadığı değil, ölümden önce sen hayatta mısındır?”

”İnsanlar bir şeyi anlamadıklarında yanlış anlamaya başlarlar.”

”İlk özür dileyen en cesur, ilk affeden en güçlü, ilk unutan en mutlu…”

”Basit olan ego için cazip değildir, basit olan egonun ölümü demektir.”

Benim tüm çabam her insan evladının kendisine ait olan ve önüne gelene dağıtmış olduğu öz saygısını geri vermektir.”

”Beni geçmişle bağlantılandırmayın, onu anımsamaya bile değmez.”

”Her zaman ne varsa onu gör. Acele etme. Bir şeyi yanlış anlamaktansa anlamamak daha iyidir.”

”Hayat küçük şeylerden oluşur. Eğer sen seversen büyük olurlar.”

”Dünya için başarı, ego övgüsüdür. Benim için değil.. Benim için başarı, mutluluktur. Kimsenin seni tanıyıp tanımaması önemli değil.. Başkalarının seni tanıması ya da hiç bilinmeden, duyulmadan, fark edilmeden yaşamak hiç önemli değildir.. Eğer mutluysan, başarılı olmuşsun demektir.”

”Bir şeyi bastırırsan, o şey değerli olur. Daha fazla bastırırsan, daha değerli olur. Bastırmazsan bütün değerini kaybeder.”

”Istırabını bırakmaktan, ıstırabını saadete dönüştürmekten seni kim alıkoyabilir? Hiç kimse. Bir hapishanede bile olsan, mahkûm edilmiş, zincirlenmiş, hiç kimse seni mahkûm edemez. Senin ruhun yine de özgür kalır. Elbette son derece sınırlı koşullardasındır. Ama bu sınırlandırılmış durumda bile bir şarkı söyleyebilirsin. Ya çaresizlik gözyaşlarıyla ağlarsın ya da bir şarkı söyleyebilirsin. Ayağındaki zincirlerle bile dans edebilirsin; o zaman zincirlerin sesi bile bir melodiye sahip olacaktır..”

”Aşkın seni harekete geçirdiği şekilde hareket et.”

”Zekâ elde edilen bir şey değildir, o doğuştandır, o öze aittir, o hayatın yapı taşıdır.”

”İnsan anlamaya çalışacağına baskı kurar, ilişki kuracağına manipüle eder. Çünkü birisiyle ilişki kurmak büyük bir anlayış gerektirir.”

”Gerçek senin hayal gücün değildir, senin hissettiklerin değildir, senin varlığındır. Ama bir kadın hayal gücü tarafından çok kolay ikna edilebilir, bu onun hatası değildir. Erkekler temel olarak kuşkucu, her şeyden şüphelenen, güvensiz kişilerdir. Kadına izin verildiğinde dünyayı şarkılarla, danslarla ve sevgiyle doldurabilir.”

”Dünya bir gök kuşağı, zihin bir prizma ve varlık ise beyaz bir ışındır.”

”Aşk özgürlük verir. Eğer özgürlük ve aşka sahip olursan başka şeye ihtiyacın kalmaz. Elde etmişsindir. Sana yaşam işte bunun için verildi.”

”Asla maske takma! Öfkeliysen öfkeli ol. Bu risklidir, ama gülümseme, çünkü bu dürüst olmaz. Tüm mekanizman ters yüz olmuş. Çünkü kızmak istediğinde kızmadın, nefret etmek istediğinde etmedin.  Şimdi sevmek istiyorsun, aniden mekanizmanın çalışmadığını farkediyorsun. Öfkesini bastıran insanlar hep çok yerler. Öfkeli insanlar daha fazla sigara içerler. Çünkü öfke tırnak ve dişlerden boşaltılır. Sahici ol! Şimdiki zamana sadık kal. Çünkü tüm yalanlar geçmişten ya da gelecekten içeri sızar. Geçmişi bir yük gibi üzerinde taşıma; gereksiz yere de gelecekle uğraşma!”

”Kendini kabul ettiğin an güzelleşirsin. Kendi bedeninden keyif aldığında başkalarına da keyif verirsin. Pek çok insan sana âşık olacaktır. Çünkü sen kendine âşıksın.”

”Zihin tıpkı kalabalık gibidir; düşünceler bireylerdir. Ve düşünceler sürekliorada oldukları için sürecin maddi olduğunu düşünüyorsun. Her bir düşünceyibırak ve en sonunda hiçbir şey kalmaz. Zihin diye bir şey yoktur, sadece düşünce vardır.”

”Sevgide minnettarlık, sevecenlik ve birlik duygusu vardır. Eğer bu üç duyguyu da hissediyorsan, seviyorsun demektir.

”Yaşam muhteşem bir müzik aletidir. Onu da çalmayı öğrenmek zorundasın. Hiç bir şeyin kesilmesine, yok edilmesine, bastırılmasına, reddedilmesine gerek yok. Saba verilen varoluşun tamamı çok güzel, eğer onu güzelce kullanmayı bilmezsen, bu sadece senin yeterince yetenekli olmadığını gösterir.”

”Geçmiş insanda bir bölünme yarattı. Her insanın içinde sürekli devam eden bir sivil savaş vardır. Eğer huzurlu hissetmiyorsan, bunun sebebi kişisel değildir. Hastalık toplumsaldır.”

”Kendi merkezimize başkasını, ilişkide olduğumuz birini oturtuveririz. Babamız annemiz, kardeşimiz yahut sevgilimiz. Belki çocuğumuz ya da patronumuz! Herhangi birisini oraya yerleştirebiliriz. Sonra da kendimiz yerine o kişiyi değiştirmeye çalışırız. Kendimizi aramak ve bulmak arzusu derinlerde duruyorken; bizi o kişi yahut kişileri yaşamımızın amacı haline getiririz.”

”Neden korkuyorsun? Dünya sana ne yapabilir? İnsanlar sana gülebilir; bu onlara iyi gelir… Gülmek her zaman bir ilaçtır, sağlıklıdır.”

”Kadın ve erkek, insanlığın tamamen farklı iki kategorisidir. Kıyaslanamazlar. Onları kıyaslama düşüncesi bile aptalcadır ve kıyaslamaya başladığın zaman, işin içinden çıkamazsın.”

”Fantazileri gerçekliğe kurban et, tüm ideallerden vazgeç, o zaman hayat tekrar bütünsel bir hale gelmeye başlar. Reddedilmiş tüm parçalar ait oldukları yere dönmeye başlar ve bastırılmış olanlar yüzeye doğru yaklaşır. ilk defa bir tür birlikte bütün olma duygusu hissetmeye başlarsın ,artık parçalanmıyorsun .”

”Bilgelik kalpten gelir. Akılla ilgisi yoktur. Bilgelik, varlığının en derin noktasından çıkar. Kafaya ait değildir.”

”Gerçek disipline sahip bir adam asla biriktirmez; her an öğrendiği şeyin öldüğünü hisseder ve tekrar cahil olur. Bu cahillik ışık saçar.”

”Yaşam kısa değil, sonsuzdur. Var oluşun acele içinde olduğunu gördün mü hiç? Mevsimler zamanında gelir, çiçekler zamanı gelince açar, ağaçlar hayat kısa diye hızla büyümek için koşuşturmazlar. Tüm var oluş, yaşamın sonsuzluğunun farkında gibi görünür.”

”Ayrılık kaçınılmaz bir gündür, kimse istemez ama gereklidir. Çünkü hayat olduğu gibidir; olması gerektiği gibi değil!”

”Kendimize ait düşüncelerimiz, doğrudan kendi deneyimlerimizden değil,başkalarının fikirlerinden gelir. Dışarıdan kabul ettirilen kişilik, içeridegelişebilecek kişiliğin yerini alır. Sürüdeki diğer koyunlardan biri oluruz,serbestçe hareket edemeyiz, kendi gerçek kimliğimizin bilincine varamayız.Başkaları tarafından neye inandırıldıysanız ondan kurtulmanın zamanı geldi.Dans edin, koşun, yürüyün, saçmalayın  içeride uyuyan aslanı uyandırmak için ne yapmanız gerekiyorsa yapın.”

”Güçlü rüzgârlar seni oraya buraya sürüklüyorsa, onlara direnme: Onlar, sen direndiğin için güçlü görünüyorlar. Rahatla ve bırak seni götürsünler. Onlarla git, bütün olarak git.”

”Sakın unutma, ne zaman karşına bir seçenek çıksa, bilinmeyeni, riskli olan, tehlikeli ve güvencesiz olanı seç. Hiçbir zaman zarara uğramazsın.”

”Çocukluğumdan hatırlayabildiğim kadarıyla yalnızca tek bir oyun sevdim: Tartışmayı, her şey hakkında tartışmayı… Pek az yetişkin bana tahammül edebiliyordu; beni anlamaları söz konusu bile değildi. Okula gitmek hiç ilgimi çekmiyordu. Orası olabilecek en kötü yerdi. Sonunda gitmeye zorlandım, ama elimden geldiğince direndim, çünkü orada yalnızca benim ilgilendiğim şeylerle ilgilenmeyen çocuklar vardı ve ben de onların ilgilendikleri şeylerle ilgilenmiyordum. Bu yüzden hep grup dışı kaldım.”

”Ego toplumun yaratmış olduğu ve senin bu sayede oyuncakla oynamaya devam edebildiğin ve asla gerçek şeyi sormadığın bir kandırmacadır.”

”Hayatın hedefi özgürlüktür. Özgürlük olmadan hayatın anlamı yoktur. Özgürlük politik, sosyal ya da ekonomik özgürlük anlamına gelmez. Özgürlük zamandan, zihinden, arzudan özgür olmaktır. Zihnin var olmadığı anda evrenle bir olursun; evren kadar sınırsız ol.”

”İlişki kuracaksın ama muhtaç olmayacaksın; seveceksin ama sevgin bir ihtiyaç olmayacak. Seveceksin ama sahip çıkmayacaksın; seveceksin ama kıskanmayacaksın. Ve sevgi, içinde kıskançlık olmadığı, sahip çıkma olmadığı zaman sevgidir.”

”Sen cevapları ezberliyorsun ama, hayat asla aynı soruyu tekrarlamaz.”

”Güveniyorsan şen savaşmıyorsun demektir. Teslim olmak yaşamı düşman değil bir dost olarak görmek demektir.. Nehre güvendiğin anda, birden tadını çıkarmaya başlarsın.”

”Kendi deneyimine dayalı olmayan her şeyi sadece bir varsayım olarak kabul et.”

”Her şeyi kabul eden insan neşeli olur… Böyle birisi şükran dolu olur; var oluşa şükran duyar, bütünlüğe şükran duyar, bu kişi en üstündür.”

”Gerçek aşkta bölünme olmaz. Sevenler birbirinin içine erir. Sadece egoistçe aşkta büyük bir bölünme vardır, seven ve sevilen ayrılır. Gerçek aşkta ilişki yoktur. Çünkü ilişki kurulacak iki insan yoktur. Gerçek aşkta sadece sevgi olur, bir çiçek açma, güzel bir koku, bir erime, bir birleşme yaşanır.”

”Ve sana söylüyorum; gidecek hiçbir yol yok. Her şey bu anda… Bütün var oluş, bu anda toplanmıştır. Bu anın içine sığar. Bütün var oluş, yaşadığın anda akmaktadır. Hepsi bu.”

”Birisinin hatası için kendini cezalandırmak aptalcadır.”

”Bugün, mevcut olan her şeydir; şimdi senin var olduğun, her zaman var olacağın yegâne zamandır. Yaşamak istersen ya şimdi olacaktır ya da asla olmayacaktır.”

”Eğer tüm dünya tembel olursa çok güzel bir dünyamız olurdu; savaşsız, atom bombaları olmayan, nükleer silahsız, suçsuz, hapissiz, yargıçsız, polissiz, başbakansız. İnsanlar o kadar tembel olurdu ki bu saçmalıklara ihtiyaç kalmazdı. Biraz düşünün: hiç tembel bir insan bu dünyada yanlış bir şey yaptı mı? Ve hala zavallı tembel insanlar ayıplanır.”

”Sev ve daha derinden sev. Acı çek ve daha derinden acı çek. Tümüyle sev ve tümüyle acı çek. Çünkü saf olmayan altın, bu yolla ateşten geçerek saf altına dönüşür.”

”İnsanın yeryüzündeki en zayıf hayvan olduğu kabul edilmek zorundadır. Ve onun bütün davranışlarının, bütün aidiyetlerinin, gruplaşmalarının temeli budur. O kendisinden daha büyük bir şeyin parçası olmak zorundadır; ancak o zaman kendisini güvende hisseder.”

Öncelik sensin. Köklerine git, kendini bul, bir asi ol ve mümkün olduğunca çok sayıda asi yarat. Gelecekteki insanlığın altın bir gelecek yaratmasına yardım etmenin tek yolu budur.

”Varlığına bütünüyle sahip çıkmalısın. İyisiyle, kötüsüyle her yönünü kabullenmelisin kendinin. Herhangi bir şeyden kurtulmak söz konusu değil. Kimse asla hiç bir şeyden kurtulmuyor, kişi sadece yavaş yavaş her şeyi kabullenmeyi öğreniyor.”

”Aşk öyle derin bir ihtiyaçtır ki onsuz yaşayamazsınız; ya kendisi ya da yedeğini ararsınız. Yedek sahte olabilir ama en azından bir süreliğine âşık olduğunuz hissine kapılabilirsin. Sahtesi bile keyiflidir. Eninde sonunda sahte olduğunun farkına varırsın; o zaman sahte aşkı gerçeğine dönüştüremezsin o zaman sevgili değiştirirsin. İki olasılık var; bu aşkın sahte olduğunu anladığında kendini değiştirebilirsin, sahte aşkı bırakıp gerçek bir aşığa dönüşebilirsin. Diğer olasılık ise sevgilini değiştirmektir. Aklın seçtiği yol budur.”

”Anlamak özgürleşmektir. Gerçek asi, bir savaşçı değildir; o, anlayış sahibi bir insandır.”

”Topluma mutlak şekilde teslim olmak, bütünüyle onun esiri olmak gerekir. Toplum ancak o zaman yalnızca kölelere, ruhsal olarak intihar etmiş kimselere saygı duyar.”

”İnsanlar tekrar tekrar mutsuzluklarını anlatıp duruyorlar. Hatta abartıyorlar bile, süslüyorlar, büyütüyorlar. Olduğundan daha kötüymüş gibi gösteriyorlar. Neden? Riske atacak hiçbir şeyin yok. Ama insanlar bilinene tanıdık olana yapışıp kalıyorlar. Tek bildikleri mutsuzluk bu onların hayatı. Kaybedecek bir şey yok ama kaybetmekten de çok korkuyorlar.”

”Neyi reddedersen et, onu başka bir yere koymak zorunda kalacaksın. Onu başka birisinin üzerine yansıtacaksın. Reddedilen kısım, bir yansımaya dönüşecektir”

”Kadın erkekten çok daha önemlidir. Çünkü o rahminde hem erkeği hem kadını taşır. O kıza ve oğlana, her ikisine de annelik eder; her ikisini de besler. Erkekle yarışıyorsun ve yarışmana gerek yok; sen zaten üstünsün. Şiir yazmaya gerek yok, şiir sensin. Sevgin senin müziğindir. Sevgilinle birlikte çarpan kalbin senin dansındır.”

”Hayat öylesine bir gizemdir ki onu kimse anlayamaz ve kim onu anladığını iddia ederse o sadece cahildir. O ne dediğini bilmiyordur, o ne saçmaladığını bilmiyordur. Eğer sen bilge isen anlayacağın ilk şey şudur: hayat anlaşılamaz.”

”Yaşam kısa değil, sonsuzdur. Var oluşun acele içinde olduğunu gördün mü hiç? Mevsimler zamanında gelir, çiçekler zamanı gelince açar, ağaçlar hayat kısa diye hızla büyümek için koşuşturmazlar. Tüm var oluş, yaşamın sonsuzluğunun farkında gibi görünür.”

”Zihin tıpkı kalabalık gibidir; düşünceler bireylerdir. Ve düşünceler sürekli orada oldukları için sürecin maddi olduğunu düşünüyorsun. Her bir düşünceyi bırak ve en sonunda hiçbir şey kalmaz. Zihin diye bir şey yoktur, sadece düşünce vardır.”

”Sevgi bir tutku değildir. Sevgi bir duygu değildir. Sevgi birisinin, bir şekilde seni tamamladığının derinden anlaşılmasıdır.”

”Rüya ile gerçeğin arasındaki tek fark şudur: Gerçeklik size kuşku duyma izni verir, rüya size kuşku duyma izni vermez…”

”Düz yazı şeklinde düşünen zihni bırak. Şiirle düşünen bir başka zihin türünü uyandır. Hece uzmanlığını bir kenara koy. Yaşam tarzın şarkılar olsun. Zihinden sezgiye geç. Kafadan, kalbe. Çünkü kalp, gizemlere daha yakındır.”

”Hayat böyledir işte. Ona hazırlanamazsın, onun için hazır olamazsın. Güzelliği, mucizesi de budur, seni hep hazırlıksız yakalar, hep sürpriz yapar. Gözlerin varsa her anın bir sürpriz olduğunu ve önceden hazırlanmış hiçbir cevabın ise yaramayacağını görürsün.”

”Ego bir buz dağıdır. Onu erit. Onu derin sevginin içinde erit, böylelikle o kaybolsun ve sen okyanusun parçası haline gel.”

”Acı, büyümenin bir parçasıdır. Ve unutmayın, bir şey canınızı yaktığında içinizdeki başka bir şey bastırılmıştır. Açıdan kaçınmaktansa içine dalın. Bırakın canınız yansın! Tamamen acısın ki yara tamamen açılsın. Yara bir kere tamamıyla açılırsa iyileşmeye başlar. Acıyı hissettiğinizde ondan kaçarsanız, acı içinizde kalır ve tekrar tekrar karşınıza çıkar.”

”Şefkat ol. Koşulsuzca, yönetmeden, yönlendirmeden. O zaman bu ıstıraplı dünyada bir şifa gücü olabilirsin.”

”Eğer nazik olamazsan kızamazsın. Yaşamda bir şey kesindir. Eğer bir şeye izin veriyorsan, başka bir şeye de aynı oranda izin vermen gerekir. Sadece bir işi yapamazsın; ben gözyaşlarımı engelliyorum ama derinden güleceğim bu imkânsızdır.”

”Ne kadar çok düşünürsen, egon o kadar daha ortaya çıkar. Ego, geçmişte birikmiş düşüncelerden başka bir şey değildir. Sen olmadığın zaman Tanrı vardır. İşte yaratıcılık budur.”

”Bu içsel simyadır: bir sorunu kabul edersen kaybolur ve eğer o sorunla bir çatışma yaratırsan, sorun giderek büyür. Hayat, küçük şeylerden ibarettir, ama eğer küçük şeylere mutluluk katabilirsen, toplamı muazzamdır. O yüzden her şeyi neşeyle yap ve her şey bir duaya dönüşsün. Coşkuyla yap. Olumsuzluklar seni rahatsız etmesin. Bir mum yakabilirsin ve karanlık kendiliğinden kaybolur.”

”Zeki bir insan risk alır. O alttan alacağına ölmeye razıdır. Elbette gereksiz şeyler için kavga etmeyecektir, o öze ilişkin olmayan şeyler için kavga etmeyecektir ancak esas şeyler söz konusu olduğunda boyun eğmeyecektir.”

”Sen cevapları ezberliyorsun ama hayat asla aynı soruyu tekrarlamaz.”

”Eğer cesur değilsen samimi olamazsın. Eğer cesur değilsen sevemezsin. Eğer cesur değilsen güvenemezsin. Eğer cesur değilsen, gerçeğin peşine düşemezsin. O yüzden önce cesaret gelir. Ve diğer her şey onu izler.”

”Ben senin hem zorba hem de Gautama olmanı isterim, ama aynı anda. Birinden birini seçmen gerekmez. Zorba dünyayı temsil eder; tüm çiçekleri, yeşillikleri, dağları, ırmakları ve okyanuslarıyla. buda ise gökyüzünü temsil eder; tüm yıldızları, bulutları ve gökkuşaklarıyla. dünya olmadığında gökyüzünün bir anlamı olmaz. Gökyüzü dünya olmadan gülemez. Gökyüzü olmadığında dünya ölü olur. İkisini bir araya getirin, orada varlığın dansı başlar. Dünya ve gökyüzü birlikte dans eder, ve orada bir kahkaha oluşur. Neşe vardır, kutlama vardır.”

”Topluma mutlak şekilde teslim olmak, bütünüyle onun esiri olmak gerekir. Toplum ancak o zaman yalnızca kölelere, ruhsal olarak intihar etmiş kimselere saygı duyar.”

”Bazen gökyüzünde siyah bulutlar olur; gökyüzü bu siyah bulutlar yüzünden değişmez. Ve bazen beyaz bulutlarda olur ve gökyüzü bu beyaz bulutlar yüzünden de değişmez. Bulutlar gelirler ve giderler gökyüzü baki kalır. Sen gökyüzüsün ve düşüncelerde bulutlardır. Eğer düşüncelerini titizlikle izlersen, eğer onları kaçırmazsan, eğer onlara doğrudan bakarsan ilk şey bunu anlamak olacaktır ve bu çok büyük bir anlayıştır. Bu senin aydınlanmanın başlangıcıdır. Artık sen uykuda değilsin, artık gelip giden bulutlarla özdeş değilsin, artık sonsuza dek baki kalacağını biliyorsun. Tüm kaygı yok olur.”

”Geçmiş insanda bir bölünme yarattı. Her insanın içinde sürekli devam eden birsivil savaş vardır. Eğer huzurlu hissetmiyorsan, bunun sebebi kişisel değildir.Hastalık toplumsaldır.”

”Hiçbir şeyi ayıplama. Aksine, onu kullan. Herhangi bir şeye karşı olma. Nasıl kullanılabileceğinin ve dönüştürülebileceğinin yollarını ara.”

”Yaratıcılık varoluştaki en büyük isyandır. Eğer yaratmak istiyorsan, bütün şartlanmalardan kurtulmak zorundasın. Aksi halde yaratıcılığın kopya çekmekten başka bir işe yaramaz.”

”Neşe bedenin senfonisi anlamına gelir, başka bir şey değil. Bedenin musiki bir ritim tutturması demektir, hepsi bu. Neşe zevk değildir; zevki başka şeylerden alırsın. Neşe sadece kendin olmaktır. Capcanlı, hayat dolu, zinde… Bedeninin içinde ve çevresinde çalan belli belirsiz bir müzik, bir senfoni, neşe budur işte.”

”Toplumun stratejisi sizi birbirine düşman iki kampa bölmektir. İçinde hem yunanların zorbası, hem Buda’nın Gautama’sı  yaşar. Biri maddiyatçıdır, diğeri tinselliğe önem verir. Gerçeklikte bölünmüş değilsin. Gerçeklikte sen ahenk içerisindeki bir bütünsün. Ama bir bütün olmadığını düşünmeye şartlandırılmışsındır. Ve eğer tinsel bir varlık olmak istersen, bedeninle savaşman gerektiği öğretilmiştir. Bedenini fethetmek, onu yenmek, yok etmek.. Mümkün olan her yöntemle ona işkence etmen gerekir.”

”Asıl nokta, yaşamlarımızın karmaya dayalı düzenlerini, bizi bilinçsiz davranışın içinde kısıtlı tutan sonsuz çemberi görmek ve anlamaktır. Varlığımızın sonsuzluğuna bakmak bir armağandır ve yaşamlarımızda karmanın işlevini anlamak kendi irademizle kavrayabileceğimiz bir şey değildir. Bu,uyanmanız için bir sesleniştir. Yaşamınızdaki olaylar size, kendi ruhunuzun yolculuğu kadar eski bir düzen göstermeye çalışıyor.”

”Unutma, kafa bir köle olarak çok güzel bir köledir. Çok işine yarar. Ama bir sahip olarak tehlikelidir ve bütün hayatını zehirler.”

”Kızgınlık, kıskançlık ve nefret ile dolu olduğun zaman; kapıları kapat ve sessizce otur. Kızgınlığa izin ver, izin ver gözlerinin önünde çaksın. Nefrete izin ver bir film gibi geçsin. Sen izleyici ol. Şaşıracaksın. O duygu her zaman orada kalamaz, bu kesindir. Er yada geç geçer, sadece birkaç dakika zaman alır ve geçtiği zaman geçmiştir. Kendinden hiçbir iz bırakmayacaktır.”

”Çocuk, ancak geçmiş yaşamında yeterince düşünmüşse, ölümün getirdiği karanlıkla mücadele etmeye yetecek kadar düşünce enerjisi yaratmışsa bilinç kazanabilir. İnsan yoklukta kaybolur ve aniden yeni bir rahim bularak, eski bedenini tamamen unutur. Bu bir kesintidir. Bu karanlık, bu bilinçsizlik kesintiyi yaratır. Herkes geçmiş yaşamına, yaşamlarına nüfuz edebilir. Ama bunun için, derine inmeniz gerekir. Derine inmedikçe, bir başka yaşamın kapısını bulamazsınız; ikinci olarak, daha derinde olmalısınız, çünkü eğer bir başka yaşamın kapısını bulursanız, bir olaylar seli zihninize doluşur. Bir yaşamı taşımak bile yeterince zorken…”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz